1 Temmuz 2008 Salı

No Racism !!!!

Türk halkı olarak milliyetçi miyiz no racism!! ) Yaşım 24, Euro'08'de yarı finalde bir milli takımım var, şampiyona boyunca geriden gelip de maçı çeviren, bunu 3 kez üstüste yapan ve galibiyet gollerini 90+3, 90+1 ve 120+2 gibi trajik dakikalarda atan tek takım. Bunlar olurken ben hayattaydım, olan biteni gördüm, heyecan duydum, umutsuz bir şekilde maçı seyrettiğim anlar oldu, hepsinin sonunda sesim kısılacak kadar bağırdım.

Euro96'dan sonra Fransa98'e katılamayan bir takımdık o dönem lisede gençlik çağımızda bize bu şampiyonayı çok gören antrenöre ve futbolculara sitem ediyordum. Sene 2004 olduğunda Euro'04 kapısından dönen takım olarak üniversitede arkadaşlarla aynı muhabbete dayalı, milli takımımızın olmadığı, her maçı aynı heyecanda seyretmemizin burukluğu vardı. keza 2006 dünya kupası da öyle oldu.

Ama bu sefer durum farklıydı, Norveç'i Oslo'da yenerek başlayan bir maceranın neticesinde 8 sene sonra tekrar Avrupa Şampiyonası'na geldik.

Orhan Pamuk'un 'Fatih Terim milliyetçi olsa da, şampiyonada Türkiye'yi tutuyorum' açıklamasına Fatih Terim 'in 'Kendisinin görüşüdür, saygı duyarım, benim için de onun milliyetçiliği yetersizdir' cevabıyla girdik turnuvaya. (fatih terim için son derece nazik bir cevap ama katılıyorum kendisine ) ) Benzer konuşmayı vakdi zamanında İsviçre'ye elendiğimiz olaylı maç sonrası, benim için son derece değerli bir insan olan mühendislik dekanı ahmet alp bey'le yapmıştık termodinamik dersinde o orhan pamuk'u ben fatih terim'i oynamıştım, konuşmanın sonunda 'bu ülkeye senin gibiler de lazım ki denge sağlansın' sesi hala kulaklarımda )

Derken turnuva başladı ilk maçta portekiz karşısında çok sevdiğim bir arkadaşımın tabiriyle 'dünya kupasının suudi arabistanı'nı oynadık' 0-2!!.. Sonrasında evsahibi isviçre maçı, 1-0 geride kapattığımız ilk yarıdan sonra nöbetçi golcü Semih'in golü bizi umutlandırdı ve akabinde Arda'nın genç yaşına rağmen o dakikada aldığı büyük sorumluluğu ve yeteneğini takdir ettik, takdir etmekle de kalmadık ev arkımla halının üstünde bir nevi güreştik..1-2!! Son maça geldik rakip çek cum. dakika 60a kadar sahada yokuz ve yediğimiz 2 gol sonrası 2-0 gerideyiz, dakika 75 Arda sağ kanattan hamit'in içeriye çevirdiği topa mükemmel vurdu ve durum şimdi 2-1 oldu. Bu golde iki ev arkadaşım gol gol diye bağırırken ne ayağa kalktım ne de gol diye bağırdım. Sevineceğim golü biliyordum, bu sahada bir gol daha atacağımızı biliyordum dk 87 nihat Petr Cech'in elinde kaçırdığı topu filelere gönderdi. Evet işte bu sevineceğim gol bu, yaşasın maç penaltılara gidecek çeyrek finale çıkabiliriz belki de... hayır hayır nihat beni de yanıltıyordu karşı karşıya kaldığı pozisyonda kalecinin sol tarafına köşeye öyle güzel bıraktı ki topu. Çek halkı inanmak istemiyor, Türk halkı evlerinde yıkılıyor, ben ve ev arklarım kümelenip tezahürat yapıyoruz. UEFA'nın resmi sitesindeki başlığı 'TURK THAT' yani 'ONLAR TÜRK'

Evet çeyrek finaldeyiz, facebookta poker oynarken hırvatlarla tartışıyorum, onlar türkiye için çeyrek finalin şampiyonada son nokta olduğunu savunuyorlar, aksini idda ediyorum, sahada görüşücez cümleleriyle bitiriyoruz tartışmayı..evet çeyrek final maçı 90 dakikayı evde seyrediyorum genel anlamda hırvatistan'ın üstün olduğu bir maç, ilk uzatma devresi sanki biraz kıpırdanıyoruz ama gol yok. 2nci uzatma devresi başlıyor kapıma kadar gelen servis aracına biniyorum ve sabiha gökçen'e doğru yol alıyorum, bas erdal abi bas penaltılara yetişelim diyoruz cümleten ve o an donup kalıyoruz, erdal abi penaltılara yetişelim diye tem'de slalom yaparken yapma rüştü klasnic ve gol sesi sonrası direksiyon erdal abi'den bir yumruk yiyor dk119, 0-1!! kafamı önüme eğdim şoka girdim sanki olamaz diyorum elendik yaa bu kadaar kolay mı, 1 dakka daha dayanamadınız mı be insafsızlar, tam radayoyu kapatalım artık derken bir karambol arda semih goooooooooooooooooooooooooooooooollllllllllllllllllllllllllllllllll sesi ve tamamıyla spontane gelişen bir sevinç yumağı dk120+2, 1-1...Penaltılarda ezici bir üstünlükle kazanıyoruz, havalimanına kornaya basarak giriyoruz, silah atmıyoruz madem bari kornaya basalım, o dakika bize ceza yazacak polise yunan mısın sen kardeşim derim )

O gece çalışırken ID kartımın takılı olduğu yoyo'nun üstüne yapıştırdığım ayyıldız ayrı bir parıldıyor, ahh diyorum bugün bir hırvat gelse bu uçağa da biraz muhabbet etsek, slaven bilic'in o çıldırış sahnelerini tartışsak, ahh bu facebooktaki sataşmaların acısını çıkartsam..Yok gelmedi tabiki, zaten pek nadir gelir ) Bu mudur şimdi aşırı milliyetçilik

Şimdi dönelim konumuza, milliyetçi bir toplum muyuz aşırı milliyetçi miyiz?? tartışmaya açık(!) Açalım o zaman tartışmaya, milliyetçilik nedir ordan başlayalım. Milliyetçilik 'Milliyetçilik veya Ulusçuluk, kendilerini birleştiren dil, din, tarih veya kültür bağlarından dolayı millet veya ulus olarak tanımlanan bir topluluğun siyasi birliğini ve egemenliğini savunan siyasi görüş.' (Alıntı Vikipedi)

Çok karıştırılır ama ingilizler milliyetçi değildir mesela Anglosakson kültürü Angluslar, Saksonlar ve Jutilerden oluşan Cermen ırklarıdır, kendilerini diğer ırklardan üstün görürler, diğer ırkları sevmezler ama milliyetçi olmadıkları söylenir.. (biraz aldatmaca var sanki (!) ) Biz ülkemize gelen turist ile konuşmak için can atarız, elimizden gelen iyiliği yapmaya çalışırız, her türlü yardımı da yaparız ama biz milliyetçiyiz.

Biz ki brezilyalı marco aurelio'yu mehmet yapıp hiçbir şekilde dil,din,tarih veya kültür bağımız olmamasına rağmen bu ülkenin milliyetçilik sembollerinden Fatih Terim tarafından milli takıma alırız ama biz aşırı milliyetçi oluruz.

İtalyan kulübü Lazio'nun tarhinde hiç zenci futbolcu olmamıştır (yanılmıyorsam) ama onlar milliyetçi değildir.

İspanya'da Etoo, İngiltere'de Ashley Cole bir maçta ayağına top geldiğinde maymun sesleriyle başbaşa bırakılır ama onlar aşırı milliyetçi değildir, herkesin diyemesem de futbolla alakalı kişilerin bildiği bir gerçek İspanya'nın Athletic Bilbao kulübünde Bask bölgesinde doğmayan bir futbolcu oynayamazdı bu seneye kadar (hiç yabancı futbolcuları da yok tabi ki) ama onlar aşırı milliyetçi değildir (!) Oysa ki bizim ligimizde bir futbolcu önce Trabzonspor'da daha sonra da Diyarbakırspor'da oynayabilir ki oynamıştır (!) Ama biz aşırı milliyetçiyiz!!

Herkesin dilinde bir laf Türkiye'de milliyetçilik yükselişte bu türk-kürt halkı arasında kopmaya neden olabilir. Yani diyecek tek bir şey kalıyor gerçi daha önce söyleyen söylemiş..Ne demiş Oktay Sinanoğlu hocam 'bu söylemler, bu yakıştırmaların hepsi ithal' bu aşırı milliyetçi, milliyetçi sözleri de ayarlı medyanın bize dayattığı ya kabullenirsin ya da etrafında herkes söylemeye başlar kabullenmek zorunda kalırsın dediği şeyler..

Ben ülkemi seviyorum, annemi, babamı, memleketimi, halkımı, milli takımımı, tuttuğum takımımı seviyorum. Benim ülkemin vatandaşı olmak isteyen diğer ülke vatandaşları buyursun gelsin itiraz etmiyorum ve Türkiye halkının en az %80'i böyle düşünüyor ama Türkiye milliyetçi bir ülke..

Galatasaray vs Leeds Utd maçı öncesi taksimde çıkan olaylar bizi bir anda aşırı milliyetçi yaptı. kardeşim adam almış üzerinde bayrağım üzerinde Atatürk resmi olan Türk liramı g.tüne sürüyo ve arkasında 15-20 tane sarhoş salağa güvenerek bunu yapıyo..Düşünmüyo ki karşısında İstanbul'da alkolün en çok tüketildiği yer 'beyoğlu' var Eğer ki böyle bir tahrik altında kılını kıpırdatmayacak yegane ülke varsa Birleşik Devletler'dir.(polis çağırılır olaya bulaşılmaz, karşınızda Texaslı birisi varsa orada da garanti edemem ) ) Geriye kalan bütün avrupa'da adama dalarlar, ölür mü ölmez mi bilinmez ama adama dalarlar be kardeşim!

Her ülkede aşırı uçlar vardır, yukarıda çeşit çeşit örneklerini futbol alanında verdim, son viyana'daki maçtan önce dahi 3000 hırvatın 150 türkü sıkıştırdığı söyleniyo, hırvatlara milliyetçi demek için bir-iki türkün mü ölmesi lazımdı yani ?!

AB ne yapıyo peki bu durumda Kardeşim diyor siz de milliyetçilik had safhada bunu azaltmak lazım, nasıl yapacaklar dil, din, kültür ve tarih öğelerini parçalamak lazım.

Dil zaten safdışı bırakıldı, her gün farklı bir ingilizce kelime dilimize giriyor, engel olamıyoruz!! (kulakların çınlasın Oktay Hocam, büyüksün)

Din konusunda devşirme olayından ziyade her şekilde önce tarikatler ile yozlaştırıp sonrasında insanı dinden soğutuyorlar. Din ile devleti karşı karşıya getirerek mesela ;)

Kültür konusunda enteresan tezleri var, türk-kürt bölücülüğünü tetiklemek için M.Ö. 6ncı yüzyılda yaşamış, Perslerin bir kolu Medler'i kürtlerin ataları diye anlatarak zamanında bir devletleri vardı, yıllardır, yüzyıllardır, düzeltiyorum binyıllardır egemenlik altında yaşamışlardır diyorlar. Aklı selim olan gülüp geçiyo, olmayanın vay haline, halkların kardeşliği (halk/2 = halklar) diye Kadıköy İskele önünde, Taksim Meydanı'nda asıl bölücülüğü yapıyorlar. Yani biz iki bin yılı aşkın bir süredir bir kültür bağı oluşturamamışsak hakkaten ağır milliyetçiyiz! Birleşik Devletler 200 yılda yaptı biz 2000 senede yapamadık, ben de yedim! Gördünüz ya aslında kültür bağımızda yokmuş..trabzon'da yürütülen pontus oyunlarını şimdilik kendime saklıyorum..
Yukarıdaki paragrafta aslında tarih olgusunu da açıkladım, malum bazı öğeler birbirine yapışık ayıramıyosunuz..tarihler de farklıymış onlar 2000 senedir yoktular, 2000 sene önce Medler vardı, sonra kayboldular 1984 yılında tekrar yeryüzüne (Anadolu topraklarına) gelince kültür bağı kuramamışız, ilginç!!

Sonra baktılar ki aslında milliyetçiliği oluşturan öğeler bu kadar değilmiş. Bu Türkler bir terim daha eklemiş bunların içine, onları bir arada tutan birleştiren bir şey daha var, mezarında olsa dahi onlara yol gösteren önderleri var, onu ölmüş kabul etmiyor hiç biri, evet ATAM en son senin birleştirici rolünü de gördüler seni de hayatımızdan çıkarmak için uğraşmaya başladılar, devlet dairelerinden kaldırın dediler ama bilemediler sen bize bir fotoğraf kadar uzak değilsin, hepimizin içindesin!!

peki biz ne yapıyoruz?? Çılgın türkler olarak biz ne yapıyoruz AB'nin genişlemeden sorumlu bilmemnesi Ankara'ya değil de Diyarbakır'a inerken, Taksim'de PKK ve Abdulah Öcalan eylemlerinin emirleri Brüksel'den gelirken, ABD helikopterlerinden dağlardaki teröristlere yardım mazlemeleri atılırken buna dur demek için ne yaptık Bireysel olarak düşünelim, herşeyi devlete bırakmayalım..

Şahsen ben bir dönem kimya mühendisi olarak, bir atom bombasıyla ülkenin doğusunda bir parçayı haritadan silme planları yaptım. Sonra bi baktık ki olay böyle değil, birçok kürt arkadaşım oldu, mert, delikanlı çocuklar bunlar dedim kendi kendime ama güvenemedim, sonra daha fazla muhatap olmaya başladım baktım ki bunların kürdistan (ithal terim) gibi bi dertleri yok, onların da tek derdi para kazanıp hayatlarını sürdürebilmek.

Sonra olayları konuşmaya başladık bu insanlarla, karşı tarafı dinleme fırsatı buldum, içlerinde her birinin ak kaşık olmadığını onlar da biliyorlar. Ben de onlara anlattım şu günlerde bütün avrupa basınının hakkımızda yazdığı bu ülke insanı çılgındır, ani refleksleri vardır, damarına basarsanız ne sizi ne tanır ne analarını.. kasıt size karşı değil bakın ingilizler de aynı gazaba uğradılar taksim meydanında hem de dağlarda değil!

Yazımın sonlarına geliyorum ama aşırı milliyetçiyiz ya da değiliz demiyorum, ben böyle ithal terimlere karşıyım.. Safkan ırk gibi bir düşüncem de yok, zaten farklı dna'ların çaprazlanması, farklı ırkların daha sağlam daha dirençli bireyler ortaya getirdiğini söylemekte... Bu ülkenin iyiliği için uğraşan herkes yanımdadır, illa ki bir terim bulacaksanız vatansever deyin geçsin gitsin ;)
Öptüm herkesi hoscakalın..

PS: Bu yazıyı yazdığımda henüz elenmemiştik, Kutlarım milli takım futbolcularını bize bu gururu yaşattılar :)

2 yorum:

fab dedi ki...

uzunca bi yazıydı be! =)

ben milliyetçilik hakkında bişi sölicem. kimse kimseyi milliyetçisin diye suçlayamaz bir kere. ancak milliyetçiliğin de sınırları var ve o ince çizgiyi aştığında gittiğin yer ırkçılık. yoksa tabii ki ülkemi savunurum, tabii ki desteklerim, kim karışır? final maçını da buradaki 4 alman arkadaşımla birlikte izledim ayrıca. ellerimizde bilgisayar çıktılarıyla küçük sopalara takılmış bayraklar vardı ve o alman ve türk bayraklarını da alman arkadaşımın evlerinde yaşadığı 2 ingiliz çocuk yapmıştı bizim için...

daha fazla söze gerek yok heralde. savaşı da, ırkçılığı da hükümetler yaratır; milletler değil...

msener dedi ki...

sanırım bu yorum bana katılıyosun anlamına geliyo, yane türk halkı hiçbir zaman kimseye karşı ırkçı olmamıştır, dolayısıyla çizgiyi aşmamış milliyetçilik çizgilerinde kalmıştır diyebiliriz :)
yorum için teskler burnu havada ingilizlerin arasına selam olsun ;)